31 Ocak 2016 Pazar

La Capitana ile Müthiş Bir Seksenler Partisi


Yılın son Cumartesi günü La Capitana'nın malikanesinde muhteşem bir şölene davetliydik dostlar. Zaten La Capitana'nın evinde her yemek adeta Asteriks'in köyündeki bölüm sonu ziyafetine benzediği için pek heyecanla gitmiştik küçük toplantımıza.


Eve girişimiz pek şenlikli idi. Kıvır kıvır, kapkara bir schnauzer olan Rex paşa bizi yeri göğü inleten havlamalarıyla karşıladı, La Capitana ise allem kallem ederek minik prensimiz Ertuğ'u odasına sokmuştu. Biz içeri girince oğlanı çağırdık ve "iyi ki doğduuunnn" diye bağırarak sürpriz yaptık. Yavrunun yüzünü görecektiniz, harikaydı:)





Tabii bizim aklımız fikrimiz acaba Kaptan bize ne yedirecek, içirecek? Önce herkesi üst kata kışkışladı Kaptan, sonra bana açılış numarasını gösterdi: Saf çikolatadan ev yapımı doğum günü pastası! Ailecek Star Wars hastasıyız ya, pastanın üzerine bir de Darth Vader şeklinde beyaz bir şablon yaptı Kaptancığım. Nihayet mumları yakıp Star Wars teması bangır bangır çalarken pastayı Ertuğ'a götürdük ve üflettik. Bir sürü fotoğraf da çektikten sonra yumuş pastamıza gömüldük. Sanki bir çikolata şelalesinde yüzdük dostlar, ben böyle pasta yememiştim.


The force is strong with this one...












Pastadan sonra biz büyükler mutfağa inip mini bir likör tadımı yaptık. Her birini kaptancığım elleriyle hazırlamıştı : Portakallı kahveli, güllü vanilyalı, bergamutlu ve nihayet votkalı... O zarif kadehlerden yudum yudum, tadına vararak içtik likörlerimizi. Ben en çok bergamutluyu sevdim. Sibel de güllüyü. Abim hepsini:)






kadehlerin de güzelliği, zarafeti likörün tadını iki kat arttırıyor


Artık sofra hazırlama zamanı gelmişti. Ana yemek kızarmış tavuk ve mis kokulu safranlı pilav idi. Ah o pilavın içine düştük. Mezeler ise rüya gibiydi : Pastırmalı humus, patlıcan salatası, haydari, acılı ezme, deniz börülcesi, baharat turşusu, kırmızı biber salatası...








Güzeller güzeli ev sahibemiz



Kırmızı şarap ve bol kahkahalı muhabbet eşliğinde uzun uzun yedik, içtik... Muhabbettin bir kısmını videoya kaydettim, saklıyorum:)

Ahahah kayıt ettim:)

Bir kadeh şarabın arkasından bakınca hayat pespembe görünür

Güzelce demlendikten sonra ise çocukları oynamaya gönderip müzik dinlemeye başladık. Birden ortam değişti, 80'ler partisine döndü bizim toplantı. Babylon'un Oldies & Goldies gecelerine rakip olabilecek kadar eğlenceli bir geceydi. Sırayla herkes kendi seçtiği şarkıları çaldı, bir baktık pötikareli pijamalarımızla kurtlarımızı döküyoruz. Saatlerce eski günleri andık, eski şarkıları dinledik ve dans ettik! Çok güzeldi be!


İşte 80'ler çocuğu:))


Şarkılardan bir kaç tane şuraya koyayım, yazıyı okurken dinlersiniz.


















Tabii sabah en geç ben uyandım, zorla kaldırdılar yataktan. İyi ki de kalkmışım, az kalsın La Capitana'nın muhteşem İspanyol omletinden bana kalmayacakmış! Yanında yine Kaptancığımın ellerinden tazecik, çıtır simitler, peynirler, bahçe mahsülü reçeller... 

Pes doğrusu:)

Unutulmayacak, şimdiden efsane buluşmalarımızın arasına katılan; gelecek yıllarda kuracağımız sofralarda bahsedeceğimiz harikulade bir gece yaşamıştık. En kötü günümüz böyle olsun dostlar.

xo xo