25 Ağustos 2007 Cumartesi

Ratatatatataaaaaaaatuyyyyyyy

Dün akşam Sinem arkadaşımla işten erken kaçıp Kanyon'a sinemaya gittik sayın seyirciler, tabii günlerdir helecanla beklediğimiz Disney Pixar şaheseri Ratatouille'u izlemeye.

Renkli, komik, büyüleyici, muhteşem bir film Ratatuy, Paris ambiyansı da yanında hediyesi. Filmin kahramanı Remy isimli bir sıçan.

Remy'nin tat ve koku duyuları çok gelişmiş, en büyük kahramanı Gusto isimli şişko ve de meşhur bir Parisli aşçı. Gusto'nun çok ünlü bir kitabı var : Herkes Yemek Pişirebilir.

Remy sıçan sülalesiyle bir çiftlikte yaşıyor ve ailesinin aksine çöplükten yemek istemiyor. onun yerine çiftlik evine girip evin sahibi moruk teyzenin mutfağında safranlı mantar çevirmeler falan yapıyor, fakat bir gün teyze bunları yakalıyınca sülalecek oralardan kaçmaları gerekiyor ve Remy kaçış yolunda ailesinden ayrı düşüyor. Umutsuzluk içinde kanalizasyonda gezerken Şef Gusto'un hayaleti ile konuştuğunu hayal ediyor ve Şef ona yukarı çıkmasını söylediğindeyse :

Tabii bu sahnede ben aaaaaaaahhh diye kendimden geçtim sayın seyirciler. Ah Paris! Neyse işte bizim ufaklık meğerkim Gusto'nun efsanevi restoranına çıkmış. Bu restorana gelen Anton Ego isimli ürkütücü yemek eleştirmeni olumsuz bir yazı yazdığı için restoranın yıldızı düşürülmüş ve şef Gusto üzüntüden ölmüş. İşte Remy bu restoranda işe başlayan çöpçü oğlan Linguini ile çok eğlenceli bir şekilde işbirliği yapıyor ve muhteşem aşçılık marifetlerin sergilemeye başlıyor



Hatta Anton Ego'ya Ratatuy denen bir türlü yemeği yaparak parmaklarını yediriyor. Tabii kahramanlarımız bu arada Paris'te bir sürü maceralar yaşıyorlar. Bize de ağzımız kulaklarımızda, bayıla bayıla izlemek düşüyor.

1 yorum:

  1. Film süperdi Aslı, iyi ki gitmişiz :) DVD alıp tekrar izleyebiliriz keyifle.. küçük bir insancık olarak farelere karşı da sempatim biraz da olsa arttı :)
    Ratatuuuyyyy

    YanıtlaSil

Yaz ki muhabbet olsun.